Anısını hikayeleri ile bildiğimiz pek çok eşya saklarız atalarımızdan kalan. Anne babalarımız; “Evladım, bu bana dedenden/ninenden kaldı. Ben de sana bırakıyorum. Sen de evlatlarına bizden hatıra olduğunu söyleyerek verirsin.” diye emanet ederler bize değerli şeylerini. Bazen maddi değeri olur bazen olmaz. Ama manevi değeri hep en üst düzeydedir.
Türk Dil Kurumu (TDK) “evladiyelik” sözcüğünü; ‘ anadan babadan evlada, hatta evlattan evlada geçecek kadar dayanıklı olan eşya’ olarak tanımlamaktadır. Yani madde olan, somut olan bir değerden bahsedilmektedir. Bu tanımı okuyunca hepimizin gözünde evinin en özel yerine sakladığı evladiyelikler aklına gelmiştir muhtemelen. Ama ben eşyadan ziyade manevi olan değerlere kafa yoruyorum bu aralar. Evlatlara bırakacağımız manevi evladiyeliklere.
Mart ayı deyince atalarımızın söylediği; “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır.” Sözü aklına gelmeyen var mıdır ki…Bir taraftan baharı karşılarken diğer taraftan kara kışı da akıldan çıkarmamak gerektiği. Diyorduk ya hani evladiyelikler… İşte Mart ayında o kadar çok belirli gün ve haftalar var ki… Ve ayın sonlarına yaklaştığımız şu günlerde kendi kendime dedim ki: “Bu Mart ayı tam evladiyelik” Ebeveynlerin bütün değerleri çocuklarına verebileceği manevi coşkusu dolu dolu koskocaman otuz bir gün. Benim için manevi değerlerin sandıklarca hazinelerden daha değerli olması sebebiyle, olsa olsa tam da evladiyelik olur bu ay dedim. O zaman bir göz atalım bakalım yaşanmayacak bir duygu kalacak mı geriye.
Mart ayının ilk haftası Yeşilay Haftası olarak 1-7 Mart tarihlerinde kutlanır. Yeşilay Haftası önemli halk sağlığı sorunlarından biri olan tütün, alkol, uyuşturucu, kumar vb. bağımlılıklarla mücadeleyi içermektedir. Bu alışkanlıklar, evlatlarımızın uzak durmasını isteyeceğimiz en önemli zararlı alışkanlıklardır. O yüzden farkında olmak zorundayız.
Mart ayının ikinci haftası “Dünya Kadınlar Günü” olarak tüm dünyada çeşitli etkinliklere sahne olmaktadır. “ Dünyada her şey kadının eseridir. Kadınlarımız eğer milletin gerçek anası olmak istiyorlarsa, erkeklerimizden çok daha aydın ve faziletli olmaya çalışmalıdırlar.” diyen Atatürk gibi ileri görüşlü bir lidere sahip olan milletiz. Bu özel günde çocuklarla kadın haklarıyla ilgili sohbet etmek; erken yaşlarda farkındalık kazanmalarına, eşitlik değerlerini geliştirmelerine, kalıplaşmış düşüncelerini kırmalarına, empati duygularını güçlendirmelerine ve toplumsal konularda duyarlılık kazanmalarına yardımcı olur. Bunun için Dünya Kadınlar Günü’nde onlarla kadın hakları konusunda sohbet ederek geleceğin bilinçli çocuklarını desteklemeliyiz
8-14 Mart tarihleri arasında Bilim ve Teknoloji Haftası etkinlikleri yapılmaktadır.
Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı Kurtuluş Savaşı sırasında, özgür ve bağımsız bir ulus olarak varlığının kabul edilmesi için gerekli olan Milli Marşı’mız, İstiklal Marşı’nın kabulü de yine mart ayında olmuştur. 12 Mart 1921 tarihinin yıl dönümünü her yıl içimizde büyük bir coşkuyla yaşar, İstiklal Marşı’mızı gür sesle söylerken bayrağımızın da göklerde kıvançla dalgalanmasını seyrederiz.
15-21 Mart Tüketiciyi Koruma Haftası olarak farkındalık yaratılan bir başka hafta olarak mart ayında yerini almıştır.
“Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyada eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi,”
Diyerek şehitlerine şiirler yazılan, nice kınalı Mehmetçiklerin göğsünü siper ederek düşmana geçit vermediği “Çanakkale Geçilmez!” denilen, Mustafa Kemal’in yedi düveli karşısına aldığı Çanakkale Zaferi’de 18 Mart’ta büyük bir çoşku içinde hatırlanmaktadır. “Tarihini bilmeyen, ecdadını tanımayan geleceğini tayin edemez !” diyen Atatürk’ün bize bıraktığı de- ğerlere sahip çıkmak boynumuzun borcudur. Bunlardan daha büyük evladiyelikler olur mu?
Ecdadını tanımak dedik de; işte tam da bu noktada 18-24 Mart tarihleri arasında Yaşlılar Haftası kutlanıyor mart ayında. Ahh..eli öpülesi yaşlılarımız. Çocuklarını gözünden sakınan ama yaşlandığında sığınacak yer bulamayan yaşlılarımız. Bir gün herkesin aynı yollardan geçeceğinin farkına vardırarak, çocuklarımıza katacağımız ulvi bir değer.
Başta dedik ya, bir tarafımız kara kış…bir tarafımız bahar, bahçe… Kış bitip de baharı karşılatır bize mart ayı. Cemreler bir bir düşerken havaya, suya, toprağa… 21 Mart’ta “Türk Dünyası ve Toplulukları Haftası” içinde Nevruz yani bahar bayramını kutlarız. Gece ve gündüzün eşitliğini anlatır, göçmen kuşların yolunu gözleriz. Havaların ısınmaya başlamasının coşkusunu birbirimizle saygıyla, sevgiyle, dayanışmayla kenetlenerek yaşarız.
Tam da böyle içimiz içimize sığmazken, kendimizi uyanan doğanın kucağına bırakmak için yeşillik arar gözlerimiz. “Motorları maviliklere süreceğiz çocuklar,” diyen Nazım’ a inat biz ormanlara süreceğiz kirlenen dünyamızda bir sağlıklı nefes almak için. 21-26 Mart tarihleri arasında da Orman Haftası’nı kutlayarak devam edeceğiz tam gaz Mart ayının bereketini yaşamaya.
Su hayattır. Bir damla suya muhtaç kalabiliriz. 22 Mart Dünya Su Günü olarak en hayati değerimizin birinin daha farkındalığı yaşatır bize mart ayı. Suyumuza sahip çıkalım. Susuz bir hayat hiçbir canlı için mümkün değildir. Ve ben suyu ekmek gibi, bayrak gibi, en kutsal değerlerimizden sayıyorum. Ancak çocukların su şişelerini atarak oyun oynamalarını hayretle izliyor, uyarıda bulunuyorum. Ama bu konuda başarılı olduğumu söyleyemiyorum.
27 Mart. Koskoca bir sahnede hepimiz oynuyoruz aslında. Bazıları profesyonelce bu işi yaparak yaşanan iyiyi ve kötüyü tüm gerçekliğiyle bize anlatmaya çalışıyor. Dünya Tiyatrolar Günü’ de Mart ayında farkındalık yaratan bir diğer önemli gün olarak çıkıyor karşımıza.
Ve… Hayatımızın olmazsa olmazı…Kanatlarına tutunduk mu bütün dünyayı dolaşabileceğimiz kadar engin, yorulmayacak kadar dayanıklı, bizi hiçbir zaman geri çevirmeyecek kadar güçlü…Kitaplar…Ve onları itina ile sakladığımız, herkesin yararlanabileceği şekilde bir yerde düzenlediğimiz, gittiğimizde huzur bulduğumuz yerler, kütüphaneler… Mart ayının son haftası da Kütüphaneler Haftası olarak kutlanır.
Ayrıca Mart ayının 2025 yılına özgü bir başka büyük maneviyatı vardı ki, ona da değinmeden geçemeyiz. On bir ayın sultanı olan Ramazan ayının bu sene Mart ayında yaşanması ve dini bayramlarımızdan biri olan Ramazan Bayramı’nın da bu ay sonu itibariyle icra edilecek olması da ayrı bir maneviyat kattı. Küslerin barıştığı, uzakların yakınlaştığı, kalplerin coştuğu bu bayramın değerini de evlatlarımıza anlatmalı ve yaşatmalıyız.
Şimdi soruyorum sizlere…Mart ayı evladiyelik değil de nedir? Bir insanda bulunması gereken bütün manevi değerleri öylesine içine alan bir zaman dilimi karşısında saygıyla eğilmeli, elimizden geldiğince evlatlarımıza bütün bu manevi duyguları vermeye çalışmalıyız.